5 Aralık 2010 Pazar

4. MARMARA ARICILIK KONGRESİ

    2-4 Aralık'ta Çanakkale' de Uluslararası katılımlı Arıcılık Kongresindeydik. Katılım çok fazla idi. Arıcılar çok güzel bilgiler elde ettiler. Birlik Başkanları ile sohbetimizde başkanlardan birisi benim arıcılık bilgim % 5 bile yoktur demesi beni düşündürdü. Daha arıcılıkta öğrenecek çok şeyimiz olduğunu anladım.












29 Kasım 2010 Pazartesi

BAYRAMDAN KALANLAR


  Bayramda Iğdır'a ziyarete gitmiştik. Arıcılıkla uğraştığımız için arılık görüp dayanamayıp arıları inceleme fırsatı elde ettik. Her şey çok güzeldi. Sizlerle paylaşmak istedik

 



11 Ekim 2010 Pazartesi

ARICILIK KONGRESİ

                                                                                
     2. Uluslararası Muğla Arıcılık ve Çam Balı Kongresi ‘ni izledik. Fransa, İtalya, Arjantin, Kanada, Yunanistan, ABD, Çin, Mısır ve Türkiye’den bilim insanlarının, bilimsel çalışmalarını sunduğu, bilim insanlarının birbirleriyle yarıştığı bir kongre oldu. Arıcılar elbette kendi paylarına düşenleri aldılar. Dönüş yolunda Bartın arıcılar birliği başkanı Sayın Harun Bey ile Bolu arıcılar birliği başkanı Sayın İsmail Bey’le ne alabildiğimizi tartışma fırsatı bulduk.
    Benim bakış açıma göre kongrede öne çıkan konular:
1.İklim değişikliği. Sıcaklık varroanın daha artmasını neden oluyor. Arıcılar daha fazla bilgiye sahip olmalı, teknik becerilerini geliştirmeli. 2. Arı kayıplarında nedenler 5-6 iken 11’e çıkması ve bir tanesi bilinmeyen faktör olmasıdır. En önemlileri ise pestist kullanımı ve varroa .3. Güçlü ve zayıf kolonilerin aynı aralıkta bulunmaması, hastalıklarla mücadele açısından çok avantaj sağlıyor.4.Yoğun olarak kullanılan kimyasallara karşı varroanın direnç sağladığı, kalıntı bırakmayan varroanın direnç göstermediği organik asitler, kültürel teknikler ve ıslah yöntemleri uygulanmalı.
    Kurulan stantlarda sergilenen arı malzeme ve ilaçlarından bilmediğim ve görmediğim yeni bir şey yoktu. Gördüklerim ve bildiklerim bu kadar, paylaşmak güzel.

1 Ekim 2010 Cuma

ARICININ VE ARILARIN KIŞA HAZIRLANMASI

  Yorucu bir sezondan sonra İzmir Grand Efe otelde güzel bir tatil yaparak yılın yorgunluğunu attık. Bizlere gösterdikleri yakın ilgiden dolayı otel personellerine özellikle şef Kadir Bey’e teşekkürlerimizi sunarız.

   Arıların kışa hazırlanmak için yapılması gerekenleri şu şekilde sıralayabiliriz: İyi bir varrora mücadelesi yapmak. Ana arıyı yumurtlamak için teşvik şuruplaması yapılması. Bölme tahtalarının konulması, uçma deliklerinin daraltılması. Kış stoklarının oluşması için yeterli şuruplama yapılması ve fazla peteklerin alınması gerekir.

19 Eylül 2010 Pazar

VARROA MÜCADELESİ

                                                                                                                  
    Arı kovanlarıma bal sezonundan sonra, ramazandan önce varroa için fulumetrin ham maddeli ilaç koymuştum. Bayramdan sonra ABvarC tabletle arılarıma varroa mücadelesi yaptım. Varroa mücadelesini on iki aya yaymalıyız. Çünkü hiçbir ilaç %100 etkili değildir. Asla sıfırlayamayız. Arkadaşlar kanatsız arı ve ölü larva dışarı atmıyor,arı üzerinde varroa göremiyoruz diyorlar,bizi aldatır. Polen çekmecelerine bakıyorum hala varroa döküyorlar. Varroanın ilaca karşı direnç kazanmaması için mücadelesinde unutulmaması gereken değişik aktif maddeli ilaçlar kullanılmalıdır. Tüm arıcılara varroa mücadelesinde başarılar.

18 Ağustos 2010 Çarşamba

ARI SÜTÜ

 
    Arıcılar arı sütünün nasıl elde edildiğini bilirler. Genelde janter yöntemiyle yüzüklere günlük yumurta transferi, başlayıcı ve besleyici koloni yöntemiyle elde edilir. Mektepli dışında alaylı olarak arı sütü elde ettim. Acil ihtiyacım kadar ana arı üretiyorum ama tüm ihtiyaçlarımı karşılayamıyorum. Yaşlı anaları öldürdüm, 48 saat sonra yeni ana arıları verdim. 72 saat sonra ana arı kek yerini açarak arı sütlerini aldım.30 civarındaki kovandan 15 gram arı sütü topladım.  8-10 çıtalık arılar olmasına rağmen ana arıların tamamı kabul etti hem de arı sütü elde etmiş oldum. Her arıcıda arı sütü ve polen bulunmalı.

11 Ağustos 2010 Çarşamba

Ben yaptım oldu mu?

    Son yılların en sıcak yazını yaşıyoruz. Arılar sıcaktan kovanların dışına sarkıyorlar.Seraları güneşten korumak için tül perde almadan önce kireçle boyardık. Güneş ışınlarını keser, serayı serin tutardı.Yalnız yağmur yağdığından kireç akar, yeniden boyamak zorunda kalırdık. Kovan kapaklarının altına strafor koymama rağmen yine de sıcak oluyor. Kapakların üzerine kireç sürdüm. Etki yaptığını sanıyorum. Sıcaklardan korunmuş olur inşallah. 

5 Ağustos 2010 Perşembe

HASAT

  Bal hasadı yörelere göre yapılıyor. Kestane bal hasadı yapıldı. İşlerimizin çokluğu nedeniyle ancak yazabiliyoruz. Kaynak sıkıntısı yaşadığımızdan ve bazı denemelerimden dolayı geçen seneki ortalamayı tutturamadık ama; Allah azından bereket versin.
    Ana arıyı kafese aldığımız kovanlardan memnun kalmadım. Çevredeki arıcılar sordukları için kendim denemek zorundaydım. Hem verim alamadım hem de bir kolonide ana arı yapıp yumurtaya başlamış. Kara kovan peteklerinden randıman aldım, tavsiye ederim.
     Hasadın anlamı ürün kaldırma, ekin biçmedir. Ektiklerini biçmesi, yaptıklarının karşılığını alması çok güzel. İnsanlar çocuklarının doğumundan itibaren onlara iyi bir gelecek sağlamak ve onların iyi bir eğitim alması için fedakarlık yaparlar. Çocukların üniversiteyi bitirip işini alması çok güzel!Türkçe öğretmeni olan çocuğumun atanması bizim hasadımız oldu. Tüm arıcılara sağlık ve mutluluklar dileğiyle...

23 Haziran 2010 Çarşamba

NE DÜŞÜNÜRSÜNÜZ?

 
                                    Zaybir yönetim kurulu arıcı ziyaretlerinde.
 

    Yöremizde bal hasatı yaklaştı.Arıcılar paylaşımcıdır ve herkes için iyi şeyler düşünürler.Bir söz vardır;'Benim için ne düşünüyorsan cenab-ı Allah sana iki katını versin.'Bu sözle ilgili bir hikaye yazayım dedim.
    İki esnaf birbirinden nefret ediyordu.Hırslı bir rekabet vardı aralarında.Bir gün bu esnaflardan biri dükkanının bodrumunda bir lamba buldu.Onu temizlemek için ovalarken içinden bir cin çıktı.Cin adama sordu:
'Dile benden ne dilersen!Yalnız bir kural var.Kendine ne dilersen,iki mislini karşındaki komşuna vereceğim.Çok zengin,sağlıklı ve mutlu olmayı dilersen,iki katını karşı komşuna vereceğim.Şimdi karar ver ve isteğini söyle.'
Adam düşündü ve dileğini söyledi.'İşimin yarısını kaybetmek istiyorum.'
    Bana sorsalardı bu sene için ne kadar bal hasatı dilersin diye.Çin ortalaması derdim.Tabi sizlere de iki katını.

12 Haziran 2010 Cumartesi

ARI ÇALIŞIR ARICI YATAR

  Arıların bal çekmeye başladığı bugünlerde biz arıcılar diğer zamanlara nazaran biraz daha rahatız.Yapılacak işler her zaman vardır.Bugün kuvvetli kovanların birinci ballıklarından bal çekilen çıtalardan 4-5 tanesini ikinci ballıklara alıp yerlerine kabarılmış petekler verdim.İnşallah her şey güzel olacak.

31 Mayıs 2010 Pazartesi

Fotoğraflar Anıları Tazeler






        1975-76 yılı mezunu Zonguldak Sanat Okulu mezunu elektrik bölümü sınıf arkadaşları hocamızla beraber Amasra'da bir araya gelerek eski anıları tazeledik.Çok güzel bir gün yaşadık.Tekrar bir araya gelmek dileğiyle ayrıldık.

28 Mayıs 2010 Cuma

BALA HAZIRIZ


        Ana,destek ve üretim kovanları                                                       Kara kovan çıtaları
        

       Arıcıların tek düşüncesi bal akımından önce arılarını yeterli yoğunluğa ulaştırmaktır.Üretim kovanlarını destek kovanlarından takviye alarak yeterli düzeye getirdik,destek kovanlarından ana arı ürettik.Bal için arılarımızı hazırladık.Biz bize düşeni yaptık,bundan sonrası bizim dışımızda.
      Hikayeyi hepiniz bilrsiniz.Adamın evli iki kızından, önce biri ziyarete gelir.Nasılsınız diye sorduğunda baba bütün arazilerimize buğday ektik.Önümüzdeki bir ay yağmurlu geçerse inşallah ürünümüz çok güzel olacak.Babası iyi kızım demiş.İkinci kız ziyarete gelir.Nasılsınız diye sorduğunda,baba harmanların hepsine tuğla kestik.Bir ay yağmur yağmaz, aşırı sıcaklar olursa çok güzel hasatımız olacak. Babası iyi kızım demiş.Hanımıyla başbaşa kaldıktan sonra Allah ikinizin de gönlünüze göre versin demiş.
     Haziranda 20-25 günlük kestane akımında arıcılar aşırı sıcaklığı ve yağmuru istemezler heralde.Allah her şeyi gönlünüze göre versin. Ürününüz bol olsun.

4 Mayıs 2010 Salı

ATEŞE DALDIK


    Yukarıdaki ateş arılığımda bulunan mangal ateşidir. Zonguldak Arıcılar Birliği olan genel kongresinde sayın Selahattin Başkan’ın isteği ile yönetim kuruluna girdik. Fotoğraf her şeyi anlatıyor,yazıya gerek yok.Dereye ıslanmak için, ateşe yanmak için dalınır.
  Ünlü yazar: "Başarı ve mutluluk bir arada olmaz." diyor. Günün yazısında, başarı istediğini elde etmek, mutluluk elde etiğini sevmektir yazıyor. Arıcılarla deneyimlerimizi paylaşıyoruz. Peteklerin nasıl saklanacağını yazmıştım. Çok güzel sonuçlar aldım. Kabartılmış peteklerde fire vermedim. Arıları bal akımına hazırlamak gerekir. Bizim yörede üretim kovanlarına takviye yapma zamanı. Üretici arkadaşlar ürününüz bol olsun.

13 Nisan 2010 Salı

DENEMELER



Kışın hazırladığım ana arı kafes çıtalarını ballıklara verdim. Çok güzel kabartıp yandaki fotoğrafta görüldüğü gibi çıtanın tamamına yumurta döşenmiş. Mayıs ayının başında ana arıyı o çıtaya alıp ana arı ızgarası ile kapatacağım. Sonuçlarını,artılarını ve eksilerini sonra görürüz.


Kara kovan balı çok talep görüyor. Petek örmek için kullanılan mumu arıların bal tüketerek ürettiklerini biliyoruz. Yandaki foroğrafta görüldüğü gibi boş çıtayı ana arı ızgarasıyla kapatıp petek yapmalarını sağlıyorum. Onları alıp nektar akımı başlayınca ballıklara bırakıp kara kovan balı almış olacağız. Ballı baba der ki: Ya tecrübe edeceksin ya da tecrübelilerinin tecrübelerinden faydalanacaksın, biz tecrübe ettik.

3 Nisan 2010 Cumartesi

YÖREMDE ARICILIK


          Arılığım Filyos-Çaycuma karayolunun kenarında olduğundan çevremde birçok arıcı arkadaş arılığımı ziyaret ediyor. Bir arıcı arkadaş ziyaretime gelip ne yaptığımı sordu. Ana arı, günlük yumurta, yiyecek kontrollerinden sonra petek düzenlemesi yapıp petek ilave ettiğimi ve şurup verdiğimi anlattım. Ben daha kovanlarıma bakmadım dedi. Konuşurken erkek arının 8-9 günde çıktığını, ana arının 11-12 günde çıktığını, hiç ana arı değiştirmediğini, sonbaharda varroa mücadelesi yaptığını, baharda yapmadığını, eski arıcı olduğunu, kitapları boşver ben daha iyi biliyorum dediğinde bal veriminde dünyada neden gerilerde olduğumuzu anladı. Daha önceki yazımda biz arıcılar her şeyi biliriz demiştim, gerçekten arıcılar her şeyi biliyor.
         Bir başka arıcıyı ziyarete gittiğimde o da hiçbir kovan kapağı açmamış. Kontrol yaptın mı, diye sordum. Dışarıdan yapıyorum, arılar çalıştığına göre iyiler dedi. Bunlar gibi daha niceleri şaka değil gerçek! Arıcı sitelerini ziyaret ettiğimde çok güzel gelişmeler oluyor. Oğul vermeyen arıya servet veririm diyorlar, bizim arıcılar oğul alırız arıyı bu şekilde çoğaltırız diyorlar.12 ay varroa mücadelesi yapılıyor, bizim yörede ne kadar ve nasıl yapıldığı belli değil.Çaycuma’daki arıcılık bu noktada, daha nice örnekleri vermedim.Tek sevindirici yanı bu arıcıların arıcı birliklerine üye olmaması.Yalnız üye olmayanların sayısı üye olanlardan çok çok fazla.Biz eğitimin önemini anlatıyoruz ama kat edeceğimiz çok mesafe var anlaşılan.

6 Mart 2010 Cumartesi

ARI KAYIPLARI

   Bu sene arı kayıplarım çok fazla oldu. Şu anda %17. Emekli olduğum 2002 yılından bu zamana kadar arıcılıkta hedeflediğim noktaya geldim. Her sene koloni sayısını ve aldığım bal miktarını artırmak olan hedefime ulaşmış durumdayım. İlk koloni kayıplarında çok üzülmüştüm. Artık normal karşılıyoruz ancak her sene %3 civarında olurken bu sene çok yüksek oldu. Sebeplerini araştırdım, analiz yaptım. Kendi söylediklerimi kendim uygulamadım. Hatam şu oldu: İlkbaharda gösterdiğim ilgiyi sonbaharda gösteremedim. İstediğini almışlığın rahatlığıyla kışa erken girdim. Başkanımın normal demesi teselli oldu. Kalanlar bize yeter. Arıcıların benim hatamdan ders alması dileğiyle tüm arıcılara başarılar.
Not: Çevremde de bu şekilde kayıplar yaşanmıştır.

29 Ocak 2010 Cuma

TÜRKİYE’DE ARI TÜRLERİ VE IRKLARI


    Dünyada günümüze kadar bildirilen 11 adet bal arısı türü bulunmaktadır. Ülkemizde bölgelere göre değişik arı ırkları bulunmaktadır. Trakya, Ege, Orta Anadolu ve Akdeniz kıyı şeridinde Apis mellifera Anatolica, Kuzeydoğu Anadolu Bölgesi ve Doğu Karadeniz Bölgesinde A. m. Caucasica, Güneydoğu Anadolu Bölgesinde ise A.m. meda.( İran arısı) ırkı arılar yaygın olarak bulunmaktadır. Ayrıca bazı bölgelerde A.m. Anatolica’nın ekotipleri(Doğu Ege Adaları, Muğla ve Trakya arısı) ve Suriye arısı ( A.m. Syriaca) da görülmektedir. ( Kaynak: Uludağ Arıcılık Dergisi)

    Türkiye gen kaynakları, ekipman ve flora yönünden dünya ülkeleri arasında en ön sıralarda yer almaktadır. Ülkemizdeki belli başlı arı ırkları İtalyan Kafkas, Karniyol ve yerli ırklardır. Her ırkın yörelere göre bitki örtüsü, rakım ve nektar kaynağı ve iklim durumlara göre artıları ve eksileri vardır. İtalyan ırkı: sakindir, çoğalma kabiliyetleri fazladır. Yavru büyütme yeteneği fazladır. İlkbaharda kuvvetli koloni oluştururlar, bol nektar toplayarak çok bal yaparlar. Oğul verme meyli zayıftır. Üstün petek örme özelliği vardır ama ılıman iklimde yetişir, obur oldukları için kışın fazla bal tüketirler, yön tayin etme duyguları zayıftır ve yağmacılığa eğilimlidirler. Karniyol Irkı: en sakin ve uysal arıdır. Yavru üretme kabiliyetleri çok iyidir. Küçük aileler halinde kışladıklarından yiyecek tüketimi azdır. Polen olursa yavru büyütme uzun süre devam eder, çok sert iklim şartlarına dayanır, yön tayini ve kovanları bulma duyguları kuvvetlidir. Yağmacılığa meyilli değildir ama çok az propolis kullanırlar ve bu yüzden yavru hastalıklarına karşı hassastırlar. Sonbaharda ailenin nüfusu süratle azalır , oğul verme eğilimleri yüksektir. Kafkas ırkı: En uzun dile sahiptir, uysal ve sakindir, yavru verimleri yüksektir ve kuvvetli aileler meydana getirir, oğul verme meyilli zayıftır, propolisi çok kullanırlar. Bal verimleri yüksektir ama en kuvvetli oldukları devre yaz ortasıdır. Nosema hastalığına karşı hassasiyetleri dolayısıyla kuzey bölgelerinde kışlama durumları pek iyi değildir, yağmacılığa meyillidir.
     Evet, değerli arıcılar her ırkın iyi ve kötü özellikleri vardır. İtalyan arısını çok iyi anlattıkları veya çok iyi pazarladıkları için Türkiye’nin her tarafında aynı ırkla çalışmak mı gerekir? Her arıcı kendi bölgesinin iklim koşulunu, rakımını, nektar kaynağını, nektar akış zamanını bilir ve arısını ona göre hazırlar. Birçoğumuzun bilmediği, birçoğumuzun adını uymadığı arı virüs hastalıkları vardır.
    Bana göre olumsuz kış şartlarına çok dayanıklı, iklim koşullarına uyum sağlayan hastalıklara dayanıklı yavru ve bal üretim kabiliyetleri yüksek yerli ana arı yetiştirmeli ve yerli Anadolu ırkıyla çalışmalı. Anadolu arısı ( Apis Mellifera Anatolica), İngiltere ve ABD’ye götürülerek bu ülkelerdeki ıslah çalışmalarında kullanılmıştır.

18 Ocak 2010 Pazartesi

BİLGELİK DE BİR YERE KADAR

      Hepimizin çevresinde bilge insanlar vardır. İnsanların başı sıkıştığında başvurduğu, açmazları açtıran çıkmazlara çare bulan bilge insanlar son zamanlarda televizyon dizilerinde gündemde. Gazetelerin köşe yazılarına da konu olan Ramis Dayı her konuda atasözü veya özlü sözlerle insanlara yol gösteriyor. Herkes başvuracağı bir bilge kişi –Ramis Dayı- arıyor.

    Bilge insan yanındaki üç kişi ile beraber sokakta yürüyormuş. Yanındakilerle sohbet edip ilerlerken yol kenarında adamın biri elindeki sopa ile eşeğini dövüyormuş. Yanındakiler durup bilge insana bakmışlar. Görmezden gelip yürüse olmayacak, bir şeyler söylemek gereğini düşünmüş. Adam dönüp: “Evladım, şiddete başvuranlar günün birinde şiddete maruz kalır.” demiş. Adam dönmüş bilge kişiye: “ Evet, amca o söylediğiniz sözü ben de biliyorum da eşeğe öğretiyorum. Yem verip tımar ederken beni tepti, şiddete başvurdu.” Bilge insan bunun karşısında yoluna devam etmek zorunda kaldı.

6 Ocak 2010 Çarşamba

KIŞIN NE YAPILIR?

    Saha çalışmalarını bitiren arıcılar, kışın atölyelerde ilkbahara hazırlık yaparlar. Arıcı arkadaşım Ekrem: "Şu bahar gelse de arılarla çalışmaya başlasak." diyor. Kışın, kovan ve çıta ihtiyaçlarımızı karşılarız.

   Ben önümüzdeki sezon ana arı kafes çıtası uygulamayı düşünüyorum. On adet yaptım. Deneme amaçlı, üretim kovanlarında uygulayacağım. Bal akımından bir ay önce ana arıyı kafes çıtasına almayı düşünüyorum. 5 seneden beri koloni takip dosyası tutuyorum. Ana arıların verimsizlerini  kısa zamanda, bütün ana arıları ise 2 senede mutlaka değiştiriyorum. Ana arısı yaşlı koloniye mi yoksa genç olan koloniye mi uygulasam karar veremedim. Sonuçlarını sizlerle paylaşırım inşallah. Sabit arıcılık yapıyoruz. Kestane balı değerli, nektar kaynak paylaşımı nedeniyle bol değil, verimi artırmak zorundayız.
    Bizler uzman ve usta arıcıların bilgilerinden faydalanıyoruz. Bizler de arıcılıktaki gelişmeleri deneme kovanlarında uygulayıp randıman alırsak bilgimizden faydalanmak isteyen arıcı arkadaşlara tavsiye ederiz.