29 Ocak 2010 Cuma

TÜRKİYE’DE ARI TÜRLERİ VE IRKLARI


    Dünyada günümüze kadar bildirilen 11 adet bal arısı türü bulunmaktadır. Ülkemizde bölgelere göre değişik arı ırkları bulunmaktadır. Trakya, Ege, Orta Anadolu ve Akdeniz kıyı şeridinde Apis mellifera Anatolica, Kuzeydoğu Anadolu Bölgesi ve Doğu Karadeniz Bölgesinde A. m. Caucasica, Güneydoğu Anadolu Bölgesinde ise A.m. meda.( İran arısı) ırkı arılar yaygın olarak bulunmaktadır. Ayrıca bazı bölgelerde A.m. Anatolica’nın ekotipleri(Doğu Ege Adaları, Muğla ve Trakya arısı) ve Suriye arısı ( A.m. Syriaca) da görülmektedir. ( Kaynak: Uludağ Arıcılık Dergisi)

    Türkiye gen kaynakları, ekipman ve flora yönünden dünya ülkeleri arasında en ön sıralarda yer almaktadır. Ülkemizdeki belli başlı arı ırkları İtalyan Kafkas, Karniyol ve yerli ırklardır. Her ırkın yörelere göre bitki örtüsü, rakım ve nektar kaynağı ve iklim durumlara göre artıları ve eksileri vardır. İtalyan ırkı: sakindir, çoğalma kabiliyetleri fazladır. Yavru büyütme yeteneği fazladır. İlkbaharda kuvvetli koloni oluştururlar, bol nektar toplayarak çok bal yaparlar. Oğul verme meyli zayıftır. Üstün petek örme özelliği vardır ama ılıman iklimde yetişir, obur oldukları için kışın fazla bal tüketirler, yön tayin etme duyguları zayıftır ve yağmacılığa eğilimlidirler. Karniyol Irkı: en sakin ve uysal arıdır. Yavru üretme kabiliyetleri çok iyidir. Küçük aileler halinde kışladıklarından yiyecek tüketimi azdır. Polen olursa yavru büyütme uzun süre devam eder, çok sert iklim şartlarına dayanır, yön tayini ve kovanları bulma duyguları kuvvetlidir. Yağmacılığa meyilli değildir ama çok az propolis kullanırlar ve bu yüzden yavru hastalıklarına karşı hassastırlar. Sonbaharda ailenin nüfusu süratle azalır , oğul verme eğilimleri yüksektir. Kafkas ırkı: En uzun dile sahiptir, uysal ve sakindir, yavru verimleri yüksektir ve kuvvetli aileler meydana getirir, oğul verme meyilli zayıftır, propolisi çok kullanırlar. Bal verimleri yüksektir ama en kuvvetli oldukları devre yaz ortasıdır. Nosema hastalığına karşı hassasiyetleri dolayısıyla kuzey bölgelerinde kışlama durumları pek iyi değildir, yağmacılığa meyillidir.
     Evet, değerli arıcılar her ırkın iyi ve kötü özellikleri vardır. İtalyan arısını çok iyi anlattıkları veya çok iyi pazarladıkları için Türkiye’nin her tarafında aynı ırkla çalışmak mı gerekir? Her arıcı kendi bölgesinin iklim koşulunu, rakımını, nektar kaynağını, nektar akış zamanını bilir ve arısını ona göre hazırlar. Birçoğumuzun bilmediği, birçoğumuzun adını uymadığı arı virüs hastalıkları vardır.
    Bana göre olumsuz kış şartlarına çok dayanıklı, iklim koşullarına uyum sağlayan hastalıklara dayanıklı yavru ve bal üretim kabiliyetleri yüksek yerli ana arı yetiştirmeli ve yerli Anadolu ırkıyla çalışmalı. Anadolu arısı ( Apis Mellifera Anatolica), İngiltere ve ABD’ye götürülerek bu ülkelerdeki ıslah çalışmalarında kullanılmıştır.

18 Ocak 2010 Pazartesi

BİLGELİK DE BİR YERE KADAR

      Hepimizin çevresinde bilge insanlar vardır. İnsanların başı sıkıştığında başvurduğu, açmazları açtıran çıkmazlara çare bulan bilge insanlar son zamanlarda televizyon dizilerinde gündemde. Gazetelerin köşe yazılarına da konu olan Ramis Dayı her konuda atasözü veya özlü sözlerle insanlara yol gösteriyor. Herkes başvuracağı bir bilge kişi –Ramis Dayı- arıyor.

    Bilge insan yanındaki üç kişi ile beraber sokakta yürüyormuş. Yanındakilerle sohbet edip ilerlerken yol kenarında adamın biri elindeki sopa ile eşeğini dövüyormuş. Yanındakiler durup bilge insana bakmışlar. Görmezden gelip yürüse olmayacak, bir şeyler söylemek gereğini düşünmüş. Adam dönüp: “Evladım, şiddete başvuranlar günün birinde şiddete maruz kalır.” demiş. Adam dönmüş bilge kişiye: “ Evet, amca o söylediğiniz sözü ben de biliyorum da eşeğe öğretiyorum. Yem verip tımar ederken beni tepti, şiddete başvurdu.” Bilge insan bunun karşısında yoluna devam etmek zorunda kaldı.

6 Ocak 2010 Çarşamba

KIŞIN NE YAPILIR?

    Saha çalışmalarını bitiren arıcılar, kışın atölyelerde ilkbahara hazırlık yaparlar. Arıcı arkadaşım Ekrem: "Şu bahar gelse de arılarla çalışmaya başlasak." diyor. Kışın, kovan ve çıta ihtiyaçlarımızı karşılarız.

   Ben önümüzdeki sezon ana arı kafes çıtası uygulamayı düşünüyorum. On adet yaptım. Deneme amaçlı, üretim kovanlarında uygulayacağım. Bal akımından bir ay önce ana arıyı kafes çıtasına almayı düşünüyorum. 5 seneden beri koloni takip dosyası tutuyorum. Ana arıların verimsizlerini  kısa zamanda, bütün ana arıları ise 2 senede mutlaka değiştiriyorum. Ana arısı yaşlı koloniye mi yoksa genç olan koloniye mi uygulasam karar veremedim. Sonuçlarını sizlerle paylaşırım inşallah. Sabit arıcılık yapıyoruz. Kestane balı değerli, nektar kaynak paylaşımı nedeniyle bol değil, verimi artırmak zorundayız.
    Bizler uzman ve usta arıcıların bilgilerinden faydalanıyoruz. Bizler de arıcılıktaki gelişmeleri deneme kovanlarında uygulayıp randıman alırsak bilgimizden faydalanmak isteyen arıcı arkadaşlara tavsiye ederiz.